{ "title": "Taşıyıcı Hepatit B", "image": "https://www.hepatitc.gen.tr/images/Tasiyici-Hepatit-B-72.jpg", "date": "19.01.2024 02:35:50", "author": "Melike SÜMER", "article": [ { "article": "Taşıyıcı Hepatit B, hepatit B adlı bir virüsün yol açtığı mikrobik bir karaciğer hastalığı olarak karşımıza çıkmaktadır. Halsizlik, bulantı, iştahsızlık, karın ağrısı, genel olarak vücutta kırgınlık ve ağrı, gözlerde ve ciltte görülen sararma şeklinde görülür. Halk arasında sarılık olarak bilinmesinin aksine hastaların %70'inde ciltte ve gözlerde sararma görülmemektedir. Bu nedenle birçok hasta bu hastalığın farkına varmamaktadır. Taşıyıcı Hepatit B hastalığı birkaç hafta veya birkaç ay aralığında kendiliğinden geçmektedir. Herhangi bir tedavisi ilacı yoktur. İstirahat etmek yeterli olacaktır. Hepatit B hastalığının görülme sayısı ülkemizde önemsenecek bir orandadır. Her üç kişiden biri hayatının herhangi bir döneminde bu hastalığı geçirmektedir.

Hepatit B Taşıyıcılığı Nedir?

Bu hastalığı geçirenlerin %90'ı tamamen iyileşmektedir. Yani vücuttan hastalığın mikrobu yok olur. Fakat hastaların %10'ununda mikrop hastanın vücudunda kalmaya devam etmektedir. Kısacası hastalığı geçirdikten sonra vücutta mikrobu taşımaya devam eden hastalara Hepatit B Taşıyıcısı denilmektedir. Bu duruma halk arasında ise gizli sarılık şeklinde bilinmektedir. Genellikle Hepatit B taşıyıcılarının herhangi önemli bir şikâyeti olmamaktadır. Genel sağlık kontrolü sırasında ya da kan bağışında bulunmak için tahlil yapıldığında tespit edilmektedir. Hepatit B taşıyıcılığı hayat boyu devam edebilmektedir.

Günümüzde Hepatit B Taşıyıcılığına uygulanan herhangi bir tedavi yöntemi yoktur. Ancak bu durum hastaları korkutmamalıdır. Çünkü taşıyıcılığın karaciğer sirozu veya kanserine dönüşme riski oldukça düşüktür. Ayrıca bulaşıcılığın önüne geçilmesi için de son derece kolay önlemler yeterlidir. Bu yüzden hastaların endişelenmesine gerek yoktur çünkü günlük hayatlarını kısıtlayıcı hiçbir durum söz konusu değildir. Belirli hijyen konularına dikkat ettikten sonra sarılma, tokalaşma, yanaktan öpme ya da aynı ortamda bulunma gibi sosyal faaliyetlerle bulaşmayacağı bilinmelidir.
" } ] }